asudebekleyis
Selamun Aleyküm...
Sitemize Hoşgeldiniz...
Saygılarımızla; Islami Forum asudebekleyis
İslami konularda her türlü bilgiyi bulabileceğiniz islami forum Yönetimi

Join the forum, it's quick and easy

asudebekleyis
Selamun Aleyküm...
Sitemize Hoşgeldiniz...
Saygılarımızla; Islami Forum asudebekleyis
İslami konularda her türlü bilgiyi bulabileceğiniz islami forum Yönetimi
asudebekleyis
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

asudebekleyis


Bağlı değilsiniz. Bağlanın ya da kayıt olun

Hz.Peygamberin(s.a.v.) Hz.Ali´ye Öğütleri

Aşağa gitmek  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

1Hz.Peygamberin(s.a.v.) Hz.Ali´ye Öğütleri Empty Hz.Peygamberin(s.a.v.) Hz.Ali´ye Öğütleri Salı Mayıs 26, 2009 10:30 pm

ravza

ravza

Ya Ali, ALLAH?ı gazaplandıracak (bir şeyle) hiçbir kimseyi razı etmemen, ALLAH?ın (sana) verdiği bir şeyden dolayı başkasını övmemen, ALLAH?ın senden esirgediği bir şeyden dolayı da kimseyi yermemen yakine ermenin alametidir. Çünkü rızık, ihtirasla elde edilemeyeceği gibi, rağbetsizlikle de önlenemez.

ALLAH-u Teâla, kendi hikmet ve lütfü gereği rahatlık ve mutlu­luğu yakinde ve (kaza ve kadere) rıza göstermekte; gam ve üzün­tüyü ise, şüphe ve hoşnutsuzlukta karar kılmıştır.

Ya Ali, cahillikten daha kötü bir fakirlik, akıldan daha faydalı bir servet, bencillikten daha korkunç bir yalnızlık ve istişareden da-ha iyi bir yardımcı yoktur; hiçbir akıl da tedbir almak kadar yararlı değildir. Güzel ahlak gibi soy sop ve şükür gibi de ibadet yoktur.

Ya Ali, sözün âfeti yalan, ilmin âfeti unutmak, ibadetin âfeti ihmalkârlık, cömertliğin âfeti minnet, yiğitliğin âfeti zulüm, güzel­liğin âfeti bencillik ve soyluluğun âfeti ise onunla övünmektir.

Ya Ali, sürekli doğru konuş; ağzından hiçbir zaman yalan çıkmasın; kesinlikle hıyânete yeltenme; ALLAH?tan O?nu görüyormuşçasına kork; malını ve canını dinine feda et; iyi ahlak edin ve kötü ahlaktan kaçın.

Ya Ali, ALLAH?ın en çok sevdiği amel şu üç haslettir: ALLAH?ın farz kıldığı şeyleri yerine getirmek; bunu yapan kimse, halkın en âbitlerindendir. ALLAH?ın haram kıldığı şeylerden uzak durmak; böyle yapan kimse de halkın en sakınanlarındandır. ALLAH?ın ver­diği rızka razı olmak; böyle olan kimse de halkın en zenginlerin­dendir.

Ya Ali, üç şey yüce ahlaktandır: Seninle ilişkisini kesen kimse ile ilişki kurman, senden esirgeyene bağışta bulunman ve sana zulüm edeni affetmen.

Ya Ali, üç şey kurtarıcıdır: Dilini tutman, günahına ağlaman ve (kötü insanlarla muaşeretten uzak kalmak için) evinde oturman.

Ya Ali, şu üç haslet âmellerin en başında gelir: (Kendi men­faatin bile söz konusu olduğu yerde) halka karşı insaflı davranman; mü?min kardeşinle eşitlik gözetmen ve ALLAH?ı her halükârda hatırlaman.

Ya Ali, üç kimse ALLAH?ın misafiridir: Mü?min kardeşini ALLAH rızası için ziyaret eden kimse; böyle birisi ALLAH?ın ziyaretçisidir. Ziyaretçisini ağırlamak ve istediğini ona vermek, ALLAH?a düşen bir haktır. Namaz kıldıktan sonra, daha sonraki namaz vaktine dek takibât (zikir, dua, Kur?an okumak vb...) ile meşgul olan kimse; böyle birisi ALLAH?ın misafiridir ve misafirini ağırlamak ALLAH?a düşen bir haktır. Bir de hacca ve umre?ye giden bir kimse; onlar da ALLAH?a doğru giden kimselerdir ve kendisine gelen kimseyi ağır­lamak ALLAH?a düşen bir haktır.

Ya Ali, üç şeyin hem dünyada hem de, âhirette mükâfatı vardır: Hac, fakirliği giderir; sadaka, belaları defeder ve sıla-i ra­him (akrabalara iyilikte bulunmak) ömrü uzatır.

Ya Ali, kimde şu üç şey olmazsa hiçbir ameli doğrulmaz: Kendisini ALLAH Azze ve Celle?ye karşı günah işlemekten alı­koyacak takva; akılsızın cahilliğini önleyecek ilim (bir nakle göre de hilim) ve halkla iyi geçinebilmesini sağlayacak akıl.

Ya Ali, üç kimse kıyamet günü arşın gölgesi altındadır: Kendisi için sevdiği şeyi, kardeşi için de seven; bir işle karşılaştığında, ALLAH?ın o işi sevip sevmediğini bilmeyinceye ka­dar, o iş için herhangi bir girişimde bulunmayan ve kendi nefsinde de bulunan ve henüz ıslah etmediği bir kusurla kardeşini ayıpla­mayan. Kendisini ıslah etmeye kalkışan bir insan ise, ıslah ettiği her kusurunun ardından bir diğeriyle karşılaşır ve bu, insanı kendisiyle meşgul etmeye yeter. (Artık başkalarının ayıplarıyla uğraşmaktan geri kalır).

Ya Ali, üç şey iyi olmanın yollarındandır: Cömert olmak, güzel konuşmak ve eziyetlere karşı sabırlı olmak.

Ya Ali, Tevrat?ta dört şeyin, dört şeyi beraberinde taşıdığı yazılıdır: Dünyaya haris olan, ALLAH?a öfkelenir. Duçar olduğu bir musibetten yakınan, gerçekte ALLAH?tan yakınmaktadır. Zenginin karşısında (zenginliği için) tevazu eden kimsenin, dininin üçte ikisi yokolur. Bu ümmetten cehenneme giden kimse, ALLAH?ın ayetleri­yle alay edip, onlarla oynayan kimselerdendir.

Ya Ali, dört şey, dört şeyi beraberinde getirir: Saltanata erişen diktatör olur. İstişare etmeyen pişman olur. Davrandığın gibi sana davranılır. Yoksulluk en büyük ölümdür. "Maksat dinar ve dirhem (mal) yoksulluğu mu?" denilince: "Hayır, maksat din yoksulu ol­maktır." buyurdu.

Ya Ali, kıyamet günü üç gözden başka bütün gözler ağlar: ALLAH yolunda geceleri uykusuz kalan göz, ALLAH?ın haram kıldığı şeylere bakmayan göz ve ALLAH korkusundan ağlayan göz.

Ya Ali, ALLAH?tan başkasının haberdar olmadığı günahlarına ağladığı halde, ALLAH?ın nazar ettiği yüze ne mutlu!

Ya Ali, şu üç şey (insanı) helak eder: Heva ve hevese uymak, cimrilik yapmak ve insanın kendisini beğenmesi. Şu üç şey de (insanı) kurtuluşa götürür: Hoşnutluk ve öfke halinde adaletli davranmak, zenginlikte ve fakirlikte orta halli olmak, gerek gizlide ve gerekse açıkta ALLAH?ı görürcesine O?ndan korkmak. Çünkü sen O?nu görmesen de O seni görür.

Ya Ali,üç yerde yalan konuşmak iyidir: Savaşta (düşmanı) aldatmak için, hanımına (bir şey alacağına dair) söz vermede, halkın arasını ıslah etmede.

Ya Ali, üç yerde doğru konuşmak kötüdür: Söz gezdirmede; erkeğe, ailesi hakkında hoşlanmayacağı haberleri vermede ve hayır işlerlin açıklayan bir kimseyi yalanlamada

Ya Ali, dört şey boşunadır: Doyduktan sonra yemek, ay ışığında kandil yakmak, çorak yerde tohum ekmek ve layık ol­mayan bir kimseye iyilik yapmak.

Ya Ali, dört kimse herkesten daha çabuk ceza görür: Yaptığın iyiliğe kötülükle karşılık veren, senden zulüm görmeden sana zulüm yapan, aranızdaki antlaşmaya sen sadık kaldığın halde hıya­net eden ve sıla-i rahim (akrabalara iyilik) yaptığın halde (sana karşı) onu terkeden kimse.

Ya Ali, dört şeye sahip olanın Müslümanlığı kâmil olur: Doğruluk, şükür, hayâ ve güzel ahlak.

Ya Ali, halka az el açmak peşin zenginliktir ve halka çok el açmak zillettir. Peşin fakirlik de işte budur.


Ya Ali, mü?minin nişanesi üçtür: Oruç tutmak, namaz kılmak ve zekât vermek. Zahirde kendisini ehil gösteren kimsenin de nişanesi üçtür: İnsanın yüzüne karşı dalkavukluk yapar; arkasından gıybet eder ve musibete uğradığında da sevinir. Zalimin de üç nişanesi var: Eli altında bulunanlara zorbalık yapar; kendisinden üstlere isyan eder ve zalimlerle işbirliği yapar. Riyakârın da üç nişanesi var: Halkın yanında gayretli ve hareketli olur; yalnızlıkta üşenir ve bütün işlerde övülmesini sever. Münafığın da nişanesi üçtür: Konuştuğu zaman yalan söyler; kendisine güvenildiğinde hıyanet eder ve verdiği sözün üzerinde durmaz. Tembelin de alâmeti üçtür: Tefrite düşünceye kadar gevşeklik yapar; zâyi edin­ceye dek tefrit eder ve günaha düşünceye kadar zâyi eder. Akıllı kimseye, ancak üç şey için yolculuğa gitmek yakışır: Geçimini temin etmek, ahiretine yönelik bir adım ve helâl bir zevk .

Ya Ali, cahillikten daha şiddetli bir fakirlik, akıldan daha fay­dalı bir servet, kendini beğenmişlikten daha korkunç bir yalnızlık yoktur ve hiçbir amel tedbir almak, hiçbir takva günahtan sakın­mak ve hiçbir soy sop da iyi ahlaklılık gibi olamaz. Konuşmanın âfeti yalan, ilmin âfeti unutmak ve bağışta bulunmanın âfeti de minnettir.

Ya Ali, hilali gördüğün zaman üç defa "Allah-u Ekber" de; sonra "Elhamdu lillah?illezi halekanî ve halekake ve kadderake menâzile ve cealeke âyeten lil âlemîn." de

Ya Ali, aynaya baktığın zaman üç tekbir getirdikten sonra şöyle de: "Allahumme kemâ hassente halkî fe hassin hulkî."

Ya Ali, seni dehşete düşüren bir şeyle karşılaşırsan, şöyle de: "Allahumme bi-hakkı Muhammed?in ve Âl-i Muham-med?in illâ ferrecte annî."


Ya Ali, huzurunda seni medhederlerse şöyle de:

"Allahumme-c?alnî hayren mimmâ yezunnûne veğfir lî mâ lâ ya?lemûne vela tuahiznî bima yekulûn.

Ya Ali, cinsi münasebette bulunduğun zaman şöyle de: "Bismillahi, Allahumme cennibne?ş-Şeytâne ve cennib?iş-Şey-tâne ma rezaktenî." Eğer ALLAH-u Teâla o anda, sizden bir çocuk olmasını takdir ederse hiçbir zaman Şeytan?ın, ona bir zararı dokunamaz.

Ya Ali, yemeğe tuz ile başla ve tuz ile bitir. Çünkü tuz, yetmiş derde devadır. Onların en küçüğü delilik, cüzam ve alaca hastalığıdır.

Ya Ali, bedenine zeytin yağı sür. Çünkü Şeytan bedenine zeytin yağı süren bir kimseye, kırk gece yaklaşmaz.

Ya Ali, ayın ilk ve orta gecelerinde cinsel ilişkide bulunma, sara hastasının genelde o iki gecede hastalığının belirdiğini gör­müyor musun?

Ya Ali, çocuğun olduğunda sağ kulağına ezan, sol kulağına da ikâmet oku. Bu takdirde Şeytan ona asla zarar vermez.

Ya Ali, halkın en kötüsünü sana tanıtayım mı? "Evet ya Resulallah" dedim; buyurdular ki: Halkın en kötüsü, günahları affetmeyen ve hatalardan geçmeyen kimsedir. Onlardan daha kötüsünü de sana tanıtayım mı? "Evet ya Resulallah" dedim, buyurdular ki: Onlardan daha kötüsü şerrinden korunulmayan ve hayrı umulmayan kimsedir.


Ya Ali, peştamalsız hamama girmekten sakın. Çünkü hem peştamalsız (çıplak) olarak hamama giren kimse mel?undur ve hem de ona bakan.

Ya Ali, işaret ve orta parmağına yüzük takma; çünkü bu "Lut" kavminin yaptığı bir işti. Küçük parmağını da yüzüksüz bırakma.

Ya Ali, ALLAH kendi kulunun; "Allah?ım günahlarımı affet; çünkü Senden başka günahları affedecek bir kimse yoktur" de­mesini beğenir. Kul böyle dediği zaman ALLAH da, meleklerine şöyle hitap eder: "Ey meleklerim, bu kulum benden başka günah­ları affedecek birisinin bulunmadığını bilmiştir; şahit olun ki, ben onu bağışladım."

Ya Ali, yalan konuşmaktan sakın. Çünkü yalan konuşmak yüzü karartır ve sonra da o şahıs ALLAH katında kezzâb (çok yalan konuşan) olarak yazılır. Doğru konuşmak da yüzü ağartır ve böyle birisi de ALLAH indinde sadık (doğru konuşan) olarak yazılır. Doğruluğun bereket kaynağı ve yalancılığın ise uğursuzluk olduğunu bil .

Ya Ali, gıybet etmekten (başkalarının arkasından konuşmaktan) ve söz taşımaktan kaçın. Çünkü gıybet etmek orucu bozar (sevabını yok eder) ve söz taşımak da kabir azabına sebep olur.

Ya Ali, ister yalan yere olsun, ister doğru zaruret olmaksızın ALLAH?a yemin etme. ALLAH-u Teâla?yı kendi yeminine vesile kılma. Çünkü ALLAH-u Teâla, yalan yere O?na yemin eden bir kimseye acımadığı gibi onu gözetmez de.

Ya Ali, yarının rızkı için gam yeme. Çünkü her günün rızkı, gelip ulaşır.

Ya Ali, inat etmekten sakın. Çünkü inatçılığın evveli cahillik, sonu ise pişmanlıktır.

Ya Ali, misvak kullan. Çünkü misvak ağzın temizliğine, ALLAH?ın rızasına ve gözün ışıklanmasına sebep olur. Dişleri kür­danla temizlemek de seni meleklere sevdirir. Yemekten sonra ağızlarını kürdanla temizlemeyen kimsenin ağız kokusundan me­lekler rahatsız olur.

Ya Ali, sinirlenme; sinirlendiğin zaman otur ve ALLAH?ın kul­lara karşı olan kudret ve hilmini düşün ve sinirlendiğin vakit sana: "Allah?tan kork" dendiğinde sinirini atıp, hilmine ve sabrına dön.

Ya Ali, kendi malından başkalarına harcadığın şeyi, ALLAH?ın rızası için harca ki, ALLAH katında onu biriktirilmiş olarak bulursun.

Ya Ali, ailen, komşun, muaşeret ettiğin ve dost olduğun herkese iyi davran ki, ALLAH katında yüce derecelere ulaşasın.

Ya Ali, kendin için sevmediğin şeyi, başkası için de sevme. Kendin için sevdiğin şeyi, kardeşin için de sev. Böyle olursan hükmünde (diğerleri hakkında hüküm vermede) adil ve adaletinde insaflı olursun; gök ve yeryüzü ehlinin yanında da sevilirsin. Vasi­yetimi unutmamaya çalış, inşâallah.

Sayfa başına dön  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz